6 Ağustos 2012 Pazartesi

ARKADAŞIM LAURA

Böyleyim ben !
Geçmişle bağlarını  koparamayan; şu an yaşadığı hayata da sıkı sıkıya bağlı, ama çocukluğuna dair ufacık bir anı kırıntısı gördüğü anda heyecanlanan,  içine küçük kız kaçmış kırklı yaşlarını yaşayan bir kadınım.

Bu gün internette gördüğüm bir fotoğrafla yine zaman yolculuğuna çıktım.
Çocukluğuma gittim.


 " İstanbul'daki evimizdeyim şimdi. Yetmişli yıllardayım.
Yeni aldığımız  siyah beyaz televizyonu en iyi gören koltuğa  oturuyorum. Benim koltuğum o; kimse oturamaz benden başka !!!!!
Ee kolay mı? Haftada bir gün merakla beklediğim bir dizi var ve  dizi gününün gelmesini iple çekiyorum.-  İnsan belleği işte; her şeyi hatırlasa bile bazı ayrıntıları unutuyor. Gününü unuttum dizinin; sanki cuma ya da cumartesi  gibiydi. -

Laura Ingals;  arkadaşım benim !! Ona özeniyorum. Onun gibi saçlarımı iki yandan örüyorum okula giderken. Laura'ya özenen çok kız var  benim gibi, çocuğum farkında değilim.

Nelly var bir de; zengin ve şımarık kız.
Sarı saçlarının lüle lüle oluşu dışında hiç sevmiyorum onu. Arkadaşım Laura'yı  üzüyor, hatta eziyor  çünkü !!!!
Mary için çok üzülüyorum. Anne ve baba Ingals'ların aşklarına, birbirlerine olan o güzel duygularına çocuk aklımla hayran kalıyorum. "
***
Paranın hiç bir şey olmadığını, sevgi ve huzur  varsa küçük bir kulübede bile mutlu olunacağını öğretiyor bu dizi bana. Ben farkında olmadan kişiliğimin temellerini atıyor belki de.
Yetmişli yıllar bu yüzden güzeldi işte. Çocuktuk, saftık, büyümeye özeniyorduk ve yıllar geçmek bilmiyordu.

Sonra büyüdük nasıl olduğunu anlamadan.
 " Yalan Rüzgarları" sayesinde " Cesur ve Güzel " olmayı öğrendik istemesek de.
 O zamanlar yerini bile bilmediğimiz bir Amerikan şehrinde petrol zengini aile kahramanları yüzünden ihanet acısını  ailecek tattık !!!

Hayat çocukluğumuzdaki gibi değilmiş yaşayarak anladık; çoğu kere anılarımıza sarıldık.

Zor anlarımızda mutlu geçen çocukluğumuza sığınmamız bundandır belki de ...

26 yorum:

Adsız dedi ki...

Resim bana teksas filmlerini anımsattı..
içten bir yazı için teşekkürler.

hüznün tadı dedi ki...

Bende özlemişim Küçük Ev sakinlerini. Eski bir dosta rastlamışım gibi sevindim.

hüznün tadı dedi ki...
Bu yorum yazar tarafından silindi.
Başak dedi ki...

Küçük ev çok güzeldi. yayınlansa yine bakarım :)

MAVİANNE dedi ki...

ayyy önce aşağıdaki fotoğraftaki ekmek kadayıfına yutkunayım da sonra yazayım yorumumu :)))
aynı yıllarda aynı yaşlarda aynı dizilerle büyümek ne güzel öyle
ben de küçük evde herkesin iyi geceler co, iyi geceler ... diye herkesin birbirine iyi geceler deyişini hiç unutamıyorum :))

Asuman Yelen dedi ki...

Ben eni konu genç kızdım ve televizyon görmemişliğin de şevkiyle kaçırmadan izledim.
Ayakları yere basmayan ama izleyende güzel duygular uyandıran işlerdi.
Son yazısıyla gerçek hayata dönerdik:)
Geçmişle bağlar asla kopmuyor Özlem' cim.O küçük kızlar hep içimizde aleste çağrılmayı bekliyor.
İyi haftalar canım...

gonca keskin dedi ki...

ne günlerdi ..
çok içten yazmışsın sevgili İlknur'un dediği gibi..

Parpali dedi ki...

"Gökyüzü gibi bir şey bu çocukluk
Hiçbir yere gitmiyor."
E. Cansever

Meyra dedi ki...

Özlemcim şu hayatta eskiye dair düşüncelere daldığımda,kesinlikle çocukluğumdaki anılarım ve yaşanmışlıklarım kadar hiçbirşey yüzümü o masumane gülümsetmeyi yaşatmıyor banada:))
yaşasın çocuk kaldığımız yıllarımız:))

CEPAYNASI dedi ki...

benim çocukluğumun-genç kızlığımın da unutulmazları arasındadır bu dizi:)

Bir Dut Masalı - nUnU dedi ki...

Coook haklisin.

. Hepimizin anilarina hayatina hislerine ne buyuk centikler atmistir.....

G.o.D dedi ki...

Merhaba... Küçük ev'i tekrar yayınlarıyla yıllar sonra izleyebildim yaşım sebebiyle ancak Laura bir çocuk için gerçekten her dönem harika bir arkadaştır...

Adsız dedi ki...

blogımdaki çekilişe beklerim,
http://ilknur--akpinar.blogspot.com/2012/08/ilk-hediye-cekilisimi-3uc-kitap-ve.html

Pusulasız Hayat Kitap Sesleri dedi ki...

Zaten öyle bir yerlerde geçiyordu sanki dizi İlknur'cum ...

Pusulasız Hayat Kitap Sesleri dedi ki...

Hüznün Tadı : Hİç sormayın ben de aynı duygular içinde kaldım :)

Pusulasız Hayat Kitap Sesleri dedi ki...

Hüznün Tadı : Hİç sormayın ben de aynı duygular içinde kaldım :)

Pusulasız Hayat Kitap Sesleri dedi ki...

Başak : Çok güzeldi gerçekten :)

Pusulasız Hayat Kitap Sesleri dedi ki...

Mavi Anne : Bizi yazılarda buluşturan da bu aynı dönemlerde yaşadıklarımız aslında Mavi Annem :)

Pusulasız Hayat Kitap Sesleri dedi ki...

Asuman Yelen : Çocukluğumun en güzel dizisiydi Küçük Ev. Sizin de haftanız güzel geçsin Asuman Hanım :)

Pusulasız Hayat Kitap Sesleri dedi ki...

Gonca Keskin : Teşekkür ederim canım :)

Pusulasız Hayat Kitap Sesleri dedi ki...

Parpali : Tülay EDip Cansever'in en sevdişğim şiirlerindendir :)

Pusulasız Hayat Kitap Sesleri dedi ki...

Meyra : Evet canım; yaşasın çocukluğumuz, yaşasın anılar :))

Pusulasız Hayat Kitap Sesleri dedi ki...

Bir Dut Masalı : Bence de, izleri kalmışhalen :)

Pusulasız Hayat Kitap Sesleri dedi ki...

Cep Aynası : Benim de canım :)

Pusulasız Hayat Kitap Sesleri dedi ki...

G.O. D. : Evet Laura benim halen arkadaşım :))

Pusulasız Hayat Kitap Sesleri dedi ki...

İlknur Akpınar : İlknur'cum ,buralarda değildim kaçırdım çekilişi başka sefere inşallah. Teşekkür ederim beni de düşündüğün için :)