Size bir sır vereyim; mi ?
Ben 30 yıllık iş hayatım boyunca hiç pazartesi sendromu yaşamadım.
Çünkü pazartesi gününe gelene kadar; "arife günü bile çalışma sendromu", "yılbaşı gecesinin ertesi günü öğleden sonra çalışma sendromu", "cumartesi günleri ve tüm milli bayramlarda tam gün çalışma sendromu" gibi miniş sendromlarım oldu benim. Örnekleri daha da çoğaltabilirim.
Misal 23 nisan veya 19 Mayıs tatillerini fırsat bilip kısa süre de olsa bir yerlere kaçanları acayip kıskanırdım.
Hal böyle olunca pazartesi günü ile barış imzalamaktan ve uygulamaktan başka şansım olmadı.
Fakat nedense haftanın günleri içinde çarşamba gününü tüm çalışma hayatım boyunca çok sevdim. Bu yıl çalışmıyorum, halen de en sevdiğim gün çarşamba.
Neden olabilir? Cevabını bulamadım.
Hafta ortası olduğu için mi?
Tek tatil günüm olan pazar gününe 3 gün kalması yüzünden mi?
Bilmiyorum ...
Çarşamba günü en sevdiğim günlerden biri oldu daima.
Kendimi çarşamba günleri daha enerjik, daha dinamik hissettim hep.
Tuhaf olan da bu çarşamba sevgimin halen devam etmesi.
Yarın çarşamba ya seviniyorum gizli gizli ...
Hele bir de bahar geldi, doğa canlanıyor, arpa çiçeklerinin kokusu genzimi yakıyor.
E daha ne isterim yaşadığım her ana şükretmekten başka ?
Tatlı çarşamba dilerim hep tatlı kalırsın hayatımda .☺☺