27 Aralık 2021 Pazartesi

İZ BIRAKAN KİTAPLAR

Zaman tüneline girmiş gibiyim.
Hani çocukluğumuzda bir dizi vardı ya ; şimdi ellili  yaşlarını yaşayanlar hatırlar; "Zaman Tüneli"  aynen öyle.

Tünel 1920'ye ve Paris'e atmış beni.

Kısa saçlı Hadley'in peşine takılmışım.

Hadley dediysem asıl adı  Elizabeth; 29 yaşında. Hoş bir kız. Annesini ve babasını kaybetmiş.
Özellikle babasının ölümü trajik bir son olmuş ve Hadley atlatamıyor bu acıyı.

Bir evdeyim.

 Evde parti var. 

Kadın erkek bir arada. 

Derin bakışlı, kahve rengi gözlü bir erkeğe takılıyor Hadley. Tabii ben de onunla birlikte takılıyorum o kahve rengi gözlere.

Delikanlının adı Ernest. Kimse tanımıyor onu.
Oysa çok  değil bir süre sonra, Dünya edebiyatı adıyla, soy adıyla tanıyacak onu " Ernest Hemingway " diye.
Kimse bilmiyor o anda, ben biliyorum sadece ve gülüyorum içimden sessizce ...

Aralarında bir yakınlık doğuyor  Ernest'le Hadley'nin ve ben aradan çekiliyorum; izliyorum onları.

Hadley, aşık olmak üzere kahve rengi gözlü, derin bakışlı delikanlıya. Delikanlı da ona.

Delikanlı tutkulu biri . Yirmibirinde henüz. Tutkularından biri de yazmak.
Yazdıklarını Hadley ile paylaşıyor.
Hadley onun gelecekte iyi bir yazar olacağına inanıyor. Sonra aralarına başka şehirler giriyor, mesafeler giriyor; inişler çıkışlar yaşıyorlar birlikte.

İzliyorum onları, rüyalarımın şehri Paris'te olmanın mutluluğu da coşku veriyor bana.
Sayfaları çevirdikçe çeviriyorum. Merakla olacakları bekliyorum, sonunu merak ediyorum,
Okuyorum okuyorum ...


Blog not : yıllar önce okuduğum bir kitaptı ve çok etkilenmiştim . Eski blog sayfamdan kaydetmişim sadece bub yazıyı kaydetmişim bulunca paylaşmak istedim .  

16 Aralık 2021 Perşembe

MASKE

Tam da bu karikatürdeki gibiyimdir ben . 
Nedense yumurtalı, limonlu, ballı yüz maskelerini saç maskelerini kullanmayı beceremedim .
Sanırım  vücudum da kabul etmiyor .

Birgün bir tv programında kuru maya maskesi izlemistim. Anlatan kadın maya maskesinin cilde nasıl iyi geldiğini, gözenekleri nasıl temizlediğini cildi nasıl pırıl pırıl yaptığını anlatınca baktım dolapta maya da var e hadi bi denemeli dedim maskeyi yaptım.
İki gün sonra cildim 
kabardı 😃  maya cildimde de gerçek görevini yerine getirdi yani .
 Yüzüm sivilcelerle doldu, zaten akneye çok müsait  bir cilt tipim vardır . 
Soluğu cilt doktorunda aldım tabii .
Doktora anlatınca güldü sakın hiç böyle şeyler uygulamayın cildinize dedi.
Cildimin düzelmesi de üç dört ay kadar sürdü .

Saça yumurta ve  zeytinyağı sürme fikri de bana tuhaf gelmiştir,  sanki saçıma yağ sürersem  bitlenecekmişim 
gibi  hissederim.

Haaa bir dönem de avokado maskeleri vardı . Ben avokadoyu özellikle sarmisakla yoğurt ve cevizle salatasını yapıp yemeyi tercih ederim . Yüzüme sürme fikri çok itici . 
Hele şimdi bir tane avokadonun fiyatı 10 TL olmuşken maske fikri şaka gibi.

Demem o ki yiyeceklerden   maske yapmayalım. 
Hem ülke olarak öyle bir yere gidiyoruz ki yemek için bile yağ yumurta
 bulamayacağız .!!!




7 Aralık 2021 Salı

FIRTINA


Bu  sabah  yağmur ve fırtınanın gökyüzünde yarıştığı bir sabaha gözümüzü açtık.

Öyle  bir hava ki sanki pandemi ile iş birliği yapmış gibi çünkü sokağa çıkmanın imkanı yok . 
Hatta internette "valilikten açıklama geldi 1.60 boyundaki hanımlar sokağa çıkmasınlar" şeklinde  yine kadınları özne yapan espriler bile okudum .

Dün annemden kalma alışkanlıkla temizlik ve yemek işlerimi bitirdiğimden  bugünü kitap okumaya, dizi ve film izlemeye ve tabii ki örgüye ayırdım .
Dışarıdaki fırtınaya gök gürültüsü eşlik ederken çok keyif aldığım kırmızı ağırlıklı yılbaşı kazağım,


Adı en sevdiğim şarkılardan biri olduğu için aldığım bitmesine az kalmış ve okudukça beni hüzne boğan ama iyi ki okuyorum  dediğim kitabım, 
birazdan son bölümünü izleyeceğim -evet biliyorum bitirmekte geç kaldım ama benim de böyle tuhaf bir huyum var işte, bitmesini istemedigim kitapları,  dizileri biraz ağırdan alırım tipitipim ya ondan olmalı - 
Kulüp dizisini izleyeceğim .
Bitireyim artık çünkü dizinin 2. Sezonu başlayacak yakında .🎬
 Haa bir de damlasakızlı muhallebi yapacağım .🍧😋
 
Tüm bunları yaparken başımı sokacak bir evim olduğu için dünyanın en zengin insanı olduğumu unutmayacağım elbette.







1 Aralık 2021 Çarşamba

HASTANEDE

Bu sabah güne hastanede başladık.
Yaklaşık bir aydır günümüzün yarısı kayın validem için  hastanede tahliller, tomografiler, MR lar ile geçmişti . 
Mesane tümörü teşhisi ve sonrasında acil ameliyat olması gerektiğini öğrenmemiz canımızı sıksa da durumu kabul etmekten ve hızlı hareket etmekten başka yapılacak bir şey yoktu.

En sonunda bugün için ameliyat gününe karar verildi ve biz sabah saat yedide hastaneye geldik.
Dışarıda tüm ülkeyi etkisi altına alan lodos vardı .
Lodosu severim ben. 
Kimilerinin başını ağrıtır, kimilerinin romatizma ağrılarını arttırır ama güzel bir rüzgardır. Sadece sobalı evlerin kabusu olmasından hazzetmem  ama sıradan bir rüzgar değildir, anarşist ruhlu rüzgardır lodos .

Konumuz lodos değil tabii ki 
kayın validemin ameliyatı ve hastanelerin hali.

Kısa gözlemlerim şöyle  : 

- Sağlık personeli ve doktorlar bu mesleği seçtikleri için bin pişmanmış gibi hareket ediyorlar .
 
- Hastanenin tuvaletleri hem temiz değil, hem de tuvaletlerde ne dezenfektan ne sabun hiç bir şey  yok.
Sağlıkta çağ falan atlamamışız yerimizde sayıyoruz yani.

- Hastane prosedürü içler acısı .
Hastaya ameliyattan bir gün önce yatış verip eve gönderiyorlar ertesi gün erkenden gelin diyorlar sebep hastanede yatak yokluğu .!!!

- Hastanede ciddi anlamda temiz çarşaf sıkıntısı varmış, -çalışanların söyledikleri bu-    sanırım yakın zamanda çarşaflarınızı evden getirin diyecekler . 

Şu an hastanedeyiz ama yarın yatak yok diye  taburcu olabiliriz .
Sağlık sisteminde özellikle temizlik ve hijyen konusunda bir adım ileri gidememişiz .

Pandemi koşullarında musluğu bozuk, sabunu kağıt havlusu olmayan hastane  tuvaleti olur mu?
Oluyormuş tecrübe ettik.
Hem hastamıza hem hastaneye moralimiz bozuldu tabii.
Bu yazıyı yazmaya dün hastanede başlamıştım bitiremedim .
Bu sabah itibarı ile bizi tam tahmin ettiğim gibi  taburcu ettiler .
İki buçuk saatten fazla sürecek dedikleri ameliyatı yaklaşık 45 dakikada bitirdiler . Hiç bir bilgi vermediler patoloji sonuçlarından sonra konuşalım dediler .
Sanırım zor bir süreç bekliyor bizi.  
Yine de olumlu düşünelim iyi şeyler olsun ...