23 Ekim 2022 Pazar

UZUN BİR ARADAN SONRA

Neredeyse bir yıl olacak yazmayalı. 

 Ben blog yazılarımı laptoptan yazamıyorum çünkü laptop artık oğlumun tekelinde .
Telefonumda da çok uzun süre hafıza ve klavye sorunu yaşadım . Bu yaz hep böyle geçti . Şimdi şükür ki telefon sorunum çözüldü . Rahatladım biraz .

Neler yaptığıma gelince ; 
Yazı Antalya sıcaklarından arkamıza bakmadan kaçarak  Kaş' da geçirdik .

Beni tanıyanlar bilir   hiç bir  bağım olmadığı halde Kaş' ı  çok severim. 
Bu yaz kendi rekorumuzu 
kırarak 3 ay geçirdik . 
Kaş her şeyden evvel Antalya kadar sıcak olmuyor en azından yaz aylarında gece rahat uyuyabiliyorsunuz .
 Antalya ' da yaz geceleri, sabaha kadar  3 sefer yastık kılıfı 4 sefer atlet değiştirerek geçtiği için yaz aylarında benim için şahane bir yer.

Bu yaz çok ilginç geçti. Temmuz ayında denizle fazlası ile yakın temas içindeydik . 
Temmuz sonunda ise ailecek covid olduk .
Benim tat ve koku kaybım oldu. 
Bir ara tat geldi, koku gitti, sonra koku geldi tat gitti . Başkaca bi sıkıntım olmadı. Fakat bu koku ve tat kaybı cidden kötü bir şey.
Covid yüzünden Kaş gibi yerde karantinada kaldık . 

Ama ben boş durur muyum ?

Kağıt iple yıllar sonra barış antlaşması imzalayarak çanta ördüm karantina günlerimde  .

Bu sefer seçtiğim markadan olmalı ( ki buradan canım sisterim Ecehan ' a teşekkür ederim örgü konusunda her koşulda imdadıma yetişir ) ipler hiç elimi acıtmadı .
  İlk ördüğüm çantam buydu sonra alttakini ördüm . Mavili olanı da çok sevgili bir arkadaşıma hediye ettim.

Çok fazla okuyamadım bu yaz ama Oya Baydar ' ın 
Kedi Mektupları yaz ayıma eşlik etti. O inceceik kitabin özellikle  bitmesini istemedim pek tatlı bir kitaptı .

Çok ama çok sevdim .

Kitabı benden önce de çok sevenler olmuş ki 1992 yılında "Yunus Nadi" ödülü almış ... Kitabın varlığını ben otuz yıl sonra fark etmişim . Bu da benim ayıbım olsun .🙈📖.

Ağustos  ayını da Kaş da geçirdikten sonra Eylül ortası gibi Antalya'  ya döndük. 

Bıraktığımız hava yoktu ama bizim evin havası çok  değişmişti. 
 Evin banyosu ve mutfak tavanı  su akıtmadan berbat olmuştu. 

Mutfak dolaplarımızdan   iki tanesi sudan şişmişti. Banyo tavani küf içinde idi.

Biz tabii   delirme durumuna geldik.
 Çünkü ne mutfağa ne banyoya girmek mümkün değildi.
Kaş' a  giderken üst kat tadilata girmişti evin banyo ve mutfağı yapılırken ustalar suları kapatmamış olmalılar ki banyo ve mutfak  tavanı su almış.

Neyse çok uzatmiyim evin tadilatı ile uğraştık hatta halen uğraşıyoruz,  tavanların boyanması için kurumalarını bekliyoruz.  

 Bu kadar yazdıktan sonra Kaş' ta çok sevdiğim deniz fenerinin fotoğrafı ile yazımı bitireyim .
Daha çok yazma dileklerimle...
 💐💐💐