
1979 yılındayız.
Aylardan Aralık.
Kadıköy Kız Lisesi’nin deniz manzaralı “yeni” binasının en üst katındaki sınıflarından birindeyiz, Türkçe dersindeyiz.
Öğretmenimizin öyle etkileyici anlatış biçimi var ki, bir ay önce Üsküdar açıklarında batmış, Kadıköy’ü felaketin eşiğinden döndürmüş, denizin ortasında alev alev yanan “İndependenta” adlı gemiden yükselen alevler bile dikkatlerimizi dağıtmıyor.
Dersin bitimine on beş dakika kala öğretmen sınıfla sohbete başlıyor ve öğrencilere soruyor : “ – Çocuklar koleksiyon yapıyor musunuz?”
Sınıf olarak cevaplar vermeye başlıyoruz.
Kimimiz utana sıkıla hâlâ bebek koleksiyonu yaptığını söylüyor, kimimiz, peçete, kimimiz pul.
Ben ve birkaç arkadaşım kart koleksiyonumuzun güzelliğinden söz ediyoruz.
Öğretmenimiz her birimizi özenle dinledikten sonra konuşmaya başlıyor:
-“ Evet çocuklar bunların hepsi çok önemli ama siz mutlaka kitap koleksiyonu yapın. Emin olun ki en güzel koleksiyon budur. Bu koleksiyon sizi her zaman hayatın bir adım ötesine taşıyacaktır. “
Ders bitiyor; üzerinden otuz yıl geçiyor.
Bu anı yıllar sonra gözlerimin önüne bir kitap evinde kitaplar arasında kaybolmuşken geliyor.
Evde okunmak için onlarca kitap beni beklerken, sahaflardan, kitap evlerinden ellerimde kitaplarla çıkma sebebimi buluyorum.
Hızımı alamayıp internetten bulamadığım kitapları neden sipariş ettiğimi de anlıyorum.
Ben bir kitap koleksiyoncusuyum.
Kitaplar arasında kaybolmayı, onları edinip zamana yayarak mutlaka okumayı seviyorum.
Kitap satın alma konusundaki tutkumun “alışverişkolik” le ilgisi olmadığını bu anım sayesinde fark ediyorum.
Alış veriş konusunda kendimi bir biçimde kontrol edebilen biri olduğuma ve bunu kitaplara yapamadığıma göre iyice anlıyorum ki, söz konusu kitap ve okumak olduğunda ben gerçekten iyi bir koleksiyoncuyum.
Kitaplar arasında nefes alan, bundan mutluluk duyan bir kitap koleksiyoncusu…
11 yorum:
Kesinlikle ben de bir kitap koleksiyoncusuyum, hem de iyi bir koleksiyoncu.
Bu hayatta kitaplar olmazsaydı ne yaaprdık biz? Kitaplar iyi ki varlar...
en güzel kolleksiyon... ben de bir kitap kolleksiyoncusuyum... Ama kitaplarımı gözümden sakınmak gibi bir huyum var... neredeyse okuyanın başında beklerim hehehe... kitap kıvrılmayacak, okurken katlanmayacak, mutlaka ayraç kullanılacak. geçen kızkardeşime verirken bunları tekrarlarken Abla verme ya dedi... beni stres yaptın dedi:))
Bir de o “İndependenta” nasıl hoplatmıştı bizi uykumuzdan, uzaylılar geldi , ya da atom savaşı çıktı sanmıştık. Gökyüzü sapsarı olmuştu birdenbire. Meğer petrol parlaması olmuşmuş gemide.
Sevgilerimle Özlemcim
Ben de koleksiyonu olan insanlara baylırım. Bence insanın kişiliğini yansıtan en büyük özelliklerden bir tanesi.
Türkçe öğretmenine selam ve sevgilerimi gönderiyorum. Çok etkilendim.
Sevgilerimle...
Benim de kendime göre kitap kolleksiyonum var ve çok seviyorum okumayı teyzecim, senin sayende bu yüzden sana çok teşekkür ederim :)
Ben de seviyorum kitapları Ezgi'cim, çok teşekkürler:)
Ne demek efenim görevimiz size okuma alışkanlığı kazandırmak:))
İyi ki varlar Özlem'cim kitaplar olmasa ışığımız sönerdi.
Sevgiyle kal...
Aaa evet kitap kokusunu doya doya içine çekmek var ya çok özel bir duygu bu.
Sevgiler canım:)
Bir anket düzenledim,katılırsanız çok sevinirim.
Katıldım bile, sevgilerimle...
Yorum Gönder