22 Şubat 2015 Pazar

SENİ DÜŞÜNDÜM DÜN AKŞAM YİNE

Neden kış aylarında aklıma düşüyorsun?

Gidişin buz gibi soğuk  bir kış gününe rastladığı için olabilir mi?

Yoksa  deli soğuklarda, o minicik evi odun sobasıyla sıcacık yapman mı hatırlatıyor seni bana ?

Kış hazırlıkları yazdan başlardı. Odunlar gelir, odunluğa yerleştirilir, biraz da kömür alınırdı.

Sen odun sobasını sabahtan yakar, biz uyanana kadar evi sıcacık yapardın.
Torunların içinde erken uyananlardan biriydim ben.

Senin sabah ezanıyla kalkışını duyardım. Sabah namazından sonra sobayı yakışına, kahvaltı hazırlamadan; öğle yemeği için hiç değilse çorbayı hazır edişine ve mutfakta bunları biz uyanmayalım diye sessizce yapışına tanıklık ederdim çoğu kez.
Kalkıp sana hiç yardım etmezdim ama ; ah  ne hainmişim. İnsan sekiz yaşındayken yardım düşünmüyor ki, hem sen her şeye yetişiyordun nasıl olsa.


Odun sobasının üzerine portakal kabukları koyardın ev mis gibi kokardı. Öldüğünde seni evden çıkarırlarken ben o kokuyu duydum biliyor musun? Benden başka kimse duymamıştı unutmuyorum.

Odun sobasının üzerinde bir tatlı yapardın  adını bilmiyorum. Babam löp löp tatlısı derdi çok da severdi. Sen de damadın için yapardın o seviyor diye . Şurubunu sonradan dökerdin üzerine; bu kadar hatırlıyorum. Şimdi olsa tarifini alırdım senden. Odun sobası üzerinde değil de fırında pişirirdim belki. Üzerine şerbetini dökerken de anardım seni. Ama sekiz yaşındayken yemek tarifi almak da gelmiyor ki  insanın aklına !!!

Mutfakta vakit geçirirken de düşüyorsun aklıma. O zamanlar ne fırın vardı evinde, ne blendır, ne mikser. Yine de en güzel kekleri, börekleri yapardın.   Kekin içine koyacağın cevizleri tülbent gibi bir şeyin içine koyar havanla döverek kırardın.

Daracık bir mutfağın vardı. Mutfak çeşmesinden sıcak suyun da akmazdı. Sen o dağ gibi bulaşıkları yıkarken, "Ben büyüyene kadar inşallah bulaşık makinesi icat olunur  anane " derdim sana;  " Ben durulayayım derdim, izin vermezdin "ellerin üşür boş ver kızım " derdin.

O küçük evde, küçücük mutfakta ne yemekler yapar, ne misafirler ağırlardın, hem de hiç yüzünü asmadan tüm içtenliğinle...

Müzeyyen Senar öldü geçen gün. Dedemle çok severdiniz şarkılarını. Bak biz bunla aynı yaştayız derdin. O gittiğinde 98 di, sen gideli yirmi beş yıldan fazla olmuş.

İşte böyle ...
 Kış aylarında düşüyorsun aklıma. Erol Evgin'in o  çok sevdiğim şarkısının sözleri içinde buluyorum kendimi.
" Seni düşündüm dün akşam yine; sonsuz bir huzur doldu kalbime ... "

21 yorum:

mavi dedi ki...

gözlerim doldu okurken. anneannem geldi aklıma o da ne zaman köye gitsek hemen börek açardı bize... Allah rahmet eylesin..

Makbule Abalı dedi ki...

Fedakar, cefakar anneanneler ve onların sevgi dolu ama yaşlarının verdiği rahatlıkla tatlı yaramaz torunları...
Yıllar öncesinin değerli anıları giderek değer kazanır, insan ilişkilerini daha da anlamlı kılar.
O küçücük mutfaklarda ne lezzetler yaratılır, evi ısıtan o sobalar nelere tanıklık eder. Eller üşüyerek bulaşıklar yıkansa da yürekler hep sıcacıktır.
İyi ki bir zamanlar o güzel insanlar vardılar ve nice çocuğun hayatına anlam kattılar...
Sevgiyle.

Handan dedi ki...

Allah rahmet eylesin anneanneciğine.. Ben de benimkini çok özlüyorum, çok.

Gamze Esra Ersöz dedi ki...

Allah rahmet eylesin, nur içinde yatsın anneanneniz.Ben de bu yazıyı okurken babannemi hatırladım.Onun da bir tatlısı vardı, bayramlarda yapardı. Ailede o tatlının tarifini kimse almamış keşke alsaydım diyorum zaman zaman. Mekanları cennet olsun büyüklerimizin...

Unknown dedi ki...

Merhaba, bloğunu yeni keşfettim ve hemen takibe aldım. Bana da beklerim ;) Sevgiler...

maviye iz süren dedi ki...

sevgiyle andım onu..
öyle güzel ve içten anlatmışsın ki..
eksilenlerin eksilmeyen acısı..
mekanı cennet olsun..

bilge ve annesi dedi ki...

Ben de mutfakta özellikle yemek yaparken anılara dalar giderim. Kokular sanırım anılarla aramızda bir köprü.Sen şanslıymışsın ne güzel vakit geçirebilmişsin anneannenle ben yılda bir kez görürdüm tatillerde, gelişlerini sabırsız bekler, gidişlerinde kahrolurdum. Nurlar içinde yatsınlar.

Oglak Kizlari dedi ki...

Ah be kuzum.,Hayat.
Nur içinde yatsın.
ne güzel anmışssın onu.

Öperim.
I pad in den yorum yapamayan ama takipte olan anne

MAVİANNE dedi ki...

Nur içerisinde yatsın anneciğin
acısı hala taze oluyor 25 yıl geçse de değil mi sevdiklerinin insanın
yüreğinde yaşıyor anneciğin
öpüyorum kocaman seni

Sevtap Aycı Uçar dedi ki...

Allah rahmet eylesin,mekani cennet olsun:(

Sevtap Aycı Uçar dedi ki...

Allah rahmet eylesin,mekani cennet olsun:(

Pusulasız Hayat Kitap Sesleri dedi ki...

Mavi : Canım hepimizin anılarında var değil mi anneanneler, babaanneler :)

Pusulasız Hayat Kitap Sesleri dedi ki...

Mavi : Canım hepimizin anılarında var değil mi anneanneler, babaanneler :)

Pusulasız Hayat Kitap Sesleri dedi ki...

Makbule Abalı : Hep düşünürüm bunu bwn de iyi ki hayatımızda oldu o güzel insanlar :)

Pusulasız Hayat Kitap Sesleri dedi ki...

Handan : Ah canım, özlenmez mi hiç?

Pusulasız Hayat Kitap Sesleri dedi ki...

Tuğba Nohutlu : Çok teşekkür ederim sevgili Tuğba tabii gelirim ben de bloguna :)

Pusulasız Hayat Kitap Sesleri dedi ki...

Maviye İz süren : Sağol canım, Teşekkürler sevgiler kocaman :)

Pusulasız Hayat Kitap Sesleri dedi ki...

Bilge ve Annesi :Kokular hem de nasıl anılara götürüyor insanı yürekten katılıyorum :)

Pusulasız Hayat Kitap Sesleri dedi ki...

Oğlak kızları : Canım benim, sağol, sevgiler :)

Pusulasız Hayat Kitap Sesleri dedi ki...

Mavianne : Sağol canım Maviannem :)

Pusulasız Hayat Kitap Sesleri dedi ki...

Sevtap : Canım Sevtap 'cım çok sağol :)