18 Şubat 2009 Çarşamba

KAŞ VE AŞK




Başlangıç Notu: Kışın ortasında bu yazıyı yazmak nereden aklıma geldi?


Acil alarm, tatile çıkmak istiyoruuuuum:)
* * * * * * * *
Kaş ve çevresini gidip gördüğümüzde duygularımızın yerinden oynamaması elde değil. Antalya’nın şehir merkezine uzak ilçelerinden biri olan Kaş aynı zamanda Akdeniz'in renginin de en güzel göründüğü yerlerden biri. Bana göre de Antalya’nın insanın aklına AŞK’ı getiren tek ilçesi KAŞ.

Şehir merkezinden yola çıkıldığında kara yolu ile yaklaşık 3 saat içinde Kaş'a varmak mümkün.


Yaşayanlarının mütevazılığı ile birleşince sadece birkaç günlük tatile gitmek değil, uzun süre oralarda yaşamak, hatta hemen her şeyi bir kenara bırakıp da Kaş’a yerleşivermek geliyor insanın içinden.

Bir ilçeden çok, dik yamaçların altında kalmış kasaba görüntüsündedir Kaş. Küçük sayılacak çarşısını gezerken, çarşının adı ile boyutu arasındaki tezat ilgi çeker. Çarşının adı ''Uzun Çarşı'' dır. Oysa kısa denilebilecek bir sokağa kurulmuştur çarşı. İçindeki hareketi, hediyelik eşyaların çeşitliliğini görünce çarşının kısalığını falan unutuverir de aynı yerleri dolaşmaktan usanmaz insan.

Kıyıda, irili ufaklı tekneleri görmek mümkün. Bu tekneler tatilcilere günlük turlar düzenlemekte .
Günü birlik de olsa civardaki adaları bu sayede görebilmek, kısa süreli bir Mavi Yolculuk yapmak mümkün.

Su altı dalışları, kano turları, doğa yürüyüşleri, yamaç paraşütü, Kaş tatilini daha da hareketlendirmekte . Günün yorgunluğunu atmak için görünüşü salaş ama insana bir o kadar da keyif veren meyhanelerde güne son nokta konulabilir.

Kaş'ın adının nereden geldiği ve tarihçesini merak edenlere bir kaç kısa bilgi de vermek isterim:

Antik çağlardaki adı, arkeolojik bulgularla da kanıtlanmış '' Habesos'' muş ; ancak kent tarihte '' Antiphellos'' adıyla anılmış.
Anadolu Selçuklu Devleti topraklarına katıldıktan sonra da adı '' Andifli '' olarak anılmaya başlamış.Anadolu Selçuklu Devleti'nin yıkılmasından sonra da Osmanlı Devleti Topraklarına Yıldırım Beyazıt zamanında katılmış.

Uzun süre ‘’Andifli ‘’olarak anılmış Kaş'a ilk kez Evliya Çelebi'de ''Kaş''adıyla rastlanıyor. Bir söylenceye göre Kaş, lekesiz, saf, beyaz bir taşa verilen admış. Bu taşı taşıyanlara şimşek ulaşmazmış.
İnsanlar susadığında ağıza bu taş alınırsa susuzluk dinermiş. Saf ve beyaz bir taş olduğundan bu güzel ilçeye layık görülmüş bu ad. Şimdilerde taşın varlığı tek tük hatırlansa da böyle bir taş şu anda bulunamıyor.

Kaş'a gidince konaklama yönünden problem de yaşanmıyor. Ucuz ve temiz ev pansiyonları veya lüks otellerde konaklayarak her bütçeye uygun bir tatil geçirmek mümkün.
Tatilinizi ev pansiyonlarında geçirmeyi tercih ettiyseniz, evinizdeki rahatı fazlasıyla bulabileceğiniz birçok pansiyon hizmet veriyor.

Kaş'ın kapı komşusu, manzarası güzel Meis adasının adı da Yunanca'da ''Göz'' anlamına geliyor. O kadar da yakınlar ki birbirlerine, yetenekli bir ressamın fırçasından çıkmış ‘’kaş’’ ve ‘’ göz’’ gibi duruyorlar. Hem Kaş, hem göz, doğal güzellik konusunda birbirlerini tamamlıyor.
Tıpkı eski ata sözü gibi : Kaş ile göz, gerisi söz.
Antalya'nın uzaklardaki bu güzel ilçesine gidildiğinde tüm benliğinizi gizemli bir çekicilik kaplıyor. Sadece bu çekiciliği yaşamak için bile Kaş görülmeli.






15 yorum:

beenmaya dedi ki...

biz daha karı göremedik hani görsek de, yağsa da bitse kış ardından bahar ve sonrasında yaz gelse ama sen burada kaş kaş diyorsun yaaa :)))

şaka bir yana aslına bakarsan ben hala kaşı görmemiş biriyim :(((

Turkuaz Deniz dedi ki...

Ask ve Kas deyince:

Aksam uzeri varilir hep Kas' a, Antalya' dan yola cikinca; Demre, Myra, Kekova derken anca...

Senelerden bir sene, aylardan bir ay, gunlerden bir gun...Gunes elini ayagini cekti cekecek bir saatte vardim Kas' a. Seyyahlari otelde birakip, otelin sahibinin torunuyla kosa kosa tiyatroya attik kendimizi! Kuzucuk bana keyifle nasil da guzel anlatmisti Kas' i kendi dilince ve gonlunce! Sonra carsida soyle bir dolasmis otele geri donmustuk. Onlarca defa gittigim Kas' tan en hatirimda kalan bu...
...
ne guzel yazmissin, gece gece Kas havasi soluttun bana:)

Adsız dedi ki...

Kaş' ı ben de görmedim henüz.Ama listede. Ben de çok özledim yazı :)

efsa dedi ki...

yaaa ne de güzeldir ve yamaç paraşütü için de enfes yerleri vardır.

ama yine de kaş ın insanlarını ben pek sevmem şahsım adına. ticarette kafaları çok iyi olsa da insanlık bakımından vefa duyguları az gibi. ama tabi ki her yerdeki iyi insanlarda muhahkak vardır. kimsenin gönlünü almayalım.

Unknown dedi ki...

Ben de Kaş'ı henüz göremedim ama öyle güzel anlatmışsın ki görmek isterdim o temiz pansiyonlarda kalmak isterdim doğrusu...
Hani bir de Kaş adında AŞK ı da barındırıyor ya ayrı bir sempati duyuyordum öteden beri gitmeden daha :)

Basak dedi ki...

bir Kaş delisi sabah sabah bu yazıyı okursa ne olur??? Yine delirir aşkından... Ben 98 yılında keşfettim Kaş'ı, o zaman zaten Kaş aşığı olmuş sevgilim (eşim) sayesinde. O zamandan bu yana her yaz Kaş2a gideriz, dağları, tepeleri, su altı, köyleri, yaylaları altını üstüne getiririz. Bana yaşattığı duyguları çok az yerde yaşadığımı söyleyebilirim.

Seyyah dedi ki...

bende tatil istiyorum, bende yaz gelsin istiyorum. deniz, güneş, kumsal yanımda kitabımda olsun istiyorum.

uzunca bir süre önce arkadaşlarla birlikte sahil şerdinden, gördüğümüz bütün turistik tabeları takip ederek kendimizi Kaş ta buluvermiştik. çok uzun zaman geçiremedim, belki de bu yüzden tadı damağımda kaldı:))

Pusulasız Hayat Kitap Sesleri dedi ki...

@ Beenmaya, Gel yazın buralara gidelim hep beraber:)
@ Turkuaz Deniz, Senin o gezi anıların yok mu paylaşsana bizle ara sıra Neşe'ciğim ne dersin?
@ Maviye Yolculuk, Sorma, ben yazı ve tatili çok özledim, şöyle iki üç gün Kaş'ta olsam, o kartal yuvası gibi pansiyonların birinde kalsam, nerede akşam orada sabah şeklinde ne hoş olurdu ahh ahh Hande'ciğim.
@ Efsa, İnsanlarını fazla tanımıyorum da Kşa'a gittiğimde Kaşa'a aşık olmuştum ben Efsa'cığım:))
@ Funda, Belki bir gün gidersin o gün yolun Antlaya'dan geçerse haberim olsun olur mu Funda'cığım?
@ Başak, Aynı duyguları paylaşıyoruz Başak'cığım, Kaş'ı tek geçerim ben:)
@ Nily, Biz kitap kurtlarının tatilinde kitap olmazsa olmaz değil mi Nily?
Kaş eminim şimdi bile güzeldir.
Kendine has mağrur bir havası vardır kışın bile:)

Muhabbet Çiçeği dedi ki...

Ben görmedim Kaş'ı hiç. Şimdi tatil ne güzel olurdu. Çok ihtiyacım varrrr:)

Pusulasız Hayat Kitap Sesleri dedi ki...

Kışın da dingin olur oralar ama yazın çok daha güzel.
Sorma benim de öyle ihtiyacım var ki kısacık da olsa bir tatile.
Sevgilerimle...

Funda dedi ki...

Hiç gitmedim ama gitmeyi isterim gerçekten insana ah çektiren bir anlatım olmuş :)
Uzun zamandır bloguma ara vermiştim. Bu nedenle takip edemedim yazılarınızı. Ama bundan sonra takipteyim kısmetse. Sevgilerimle.

Pusulasız Hayat Kitap Sesleri dedi ki...

Ben de sayfana geleyim hemen.
Sevgilerimle...

umursamaz dedi ki...

Ben Kaş a gitmedim hiç, ama bu yazıyı okuduktan sonra gitmek gerektiğini anladım:) belki oralarda aşık olurum değil mi, kimbililr:)
tesekkurler, sevgiler

Pusulasız Hayat Kitap Sesleri dedi ki...

Vallahi olur mu olur Pırıltlı Cadı'cığım, olursa ne güzel olur hem de:)
Sevgilerimle...

ramazan dedi ki...

birkaç antalya gezimiz oldu ama Kaş'ı görme şansımız olmadı.Bu yazınızdan sonra zorunluluk oldu galiba.gönlünüze sağlık.