5 Eylül 2010 Pazar

KİM TRAFİK CANAVARI?

traffic_lights Hafta sonu tatili bitip de Pazar akşamı Antalya’ya dönerken trafik canavarının bizzat kendimiz olduğunu bir kez daha anladım.

Antalya Alanya karayolunun dönüş istikametinde tüm araçlar olması gerektiği hızla yollarına devam ederken birden yola iki tane adam fırladı.

Adamlar yavaşlamamız için bütün araçları uyarıyordu. Biraz hızlı araç kullansak bu adamlara çarpma olasılığımız çok yüksekti, çünkü yol o kadar karanlıktı ki, ilk anda önümüze fırlayanın ne olduğunu bile anlayamadık.

Önce trafik kontrolü var sandık; ancak daha sonra farkına vardık ki kaza olmuş.
Bir özel otomobil motosiklete çarpmış, motosikleti kullanan adam yerde yatıyordu, önümüze fırlayanlar da bizi adamcağızı ezmememiz için uyarıyordu.

Bana garip gelen, trafiğin bu kadar yoğun olduğu bu ana yol üzerinde hiç bir aydınlatma aracının olmamasıydı.

Hani televizyonlarda izliyoruz ya zincirleme kazalar, ezilen kişilere tekrar tekrar çarpan araçlar; işte bu kazalar bu şekilde oluyormuş meğer; tecrübeyle sabitlemiş olduk.

Yaralı adam bir kenarda yatarken ben o telaşla 112’yi aradım. Telefona çıkan görevliye kazayı haber verdim. Bana verdiği cevap da ilginçti : “ İyi ki aradınız, az önce aradılar ama tam adresi alamadık !!!”.

Yani ben aramasam oraya ambulans ulaşacak mıydı doğrusu sonradan çok merak ettim.
Umarım telefonum ve kaza yerini görevlilere ayrıntılarıyla tarif edişim işe yaramıştır.

Yolumuza devam ederken kendi kendime konuşuyordum : – “Turizm cenneti bir şehrin ana yolunda hiç aydınlatma olmaması kazaya davetiye değil de ne?
Bu şimdi trafik canavarının oyunu mu yoksa hepimiz birer canavar mı büyütüyoruz içimizde?
O canavarı ihmalle, ciddiye almamakla, dikkatsizle adam sendecilikle besleyerek …”

İnsan hayatı zaten pamuk ipliğine bağlı, Türkiye koşullarında gün geçtikçe pamuk ipliğinin kopmak üzere olan ucunda yaşıyoruz.

Fotoğraf : www.deviantart.com

5 yorum:

yasemin şen dedi ki...

Çok önemli bir eksikliğe parmak basmışsın Özlem...
Antalya' da şehiriçi dahi karanlıklar içindeyken çevre yolların karanlığa teslim bırakılmasına hiç şaşırmadım...
Zihniyet(!) tasarrufta anlaşılan.

Özlem dedi ki...

Ben de onu düşündüm Yasemin'cim, elektrikten tasarruf yapayım derken insanı harcıyorlar.
Nasıl bir anlayışsa artık...

Selma dedi ki...

Geçmiş olsun! Gerçekten hayatımız pamuk ipliğine bağlı. Güzel bir günün sonunda facia olabilirdi. O durumu görmekte keyfimizi yeterince kaçırıyor zaten. İhmalkarlıklar çok can aldı, almayada devam edecek..

Özlem dedi ki...

Yaa hiç sorma valla Selam'cım çarpabilridik o adamlara yada yaralı adama anayol zifiri karanlık olur mu hiç?

Özlem dedi ki...

Hem de ne trafik canavarı Fatma'cım, bilerek isteyerek...