12 Ekim 2017 Perşembe

2. GÜN

Bugün bir kere daha anladım ki evde olmayı seviyorum. 

Böyle domestic ev halleri. Temizlik, yemek, çamaşır ve hatta ütü .

Meğer ben iş hayatım boyunca evi otel gibi kullanmışım. Evle ilgim en fazla  ertesi günün yemeğini  bir gün  önceden hazırlamak olmuş.

Şimdi hane halkı işe ve okula gidince evle başbaşa kalıyorum yaaa ohhh benden iyisi yok.

Çekmece düzenlemekten kışlık domates ve kırmızı biber sosu yapımı ve hatta evde elma sirkesi denemelerine kadar uzanan geniş bir yelpazem var. ☺ Yakın zamanda probiyotik peynir denemesi yapacağım.  Mayasını buldum ama 10 litre süt gerekiyormuş.  Becerebilir miyim acaba?



Bu arada örgü işlerini de unutmayayım.  Kitaplarım da olmazsa olmaz.  Bu arada Tsundoku diye bir hastalık varmış.  Japonlar araştırmışlar.     Bir çeşit kitap alıp alıp okuyamama hastalığı. Hah işte o hastalık bende de var.

Olsun ama ben memnunum halimden .
Keşke her hastalık böyle olsa değil mi ama ?





4 yorum:

deeptone dedi ki...

peki aşure de yaptın mıııı :)

Pusulasız Hayat Kitap Sesleri dedi ki...

Yapmaz mıyım hiç ? ☺

Makbule Abalı dedi ki...

Değerli insanların hastalıklarında da güzel bir yön bulunuyor. Keşke herkesin hastalığı öyle olsa. Ev işi kolay kolay bitmiyor. Yılların yorgunluğuyla çok da enerji harcamamak lazım.
Sevgiler.

Pusulasız Hayat Kitap Sesleri dedi ki...

Bu kitap alma hastalığı çok vahim bir hal aldı bende sevgili öğretmenim ama dediğiniz gibi keşke her hastalık böyle olsa...
Ev işi evet hiç bitmiyor. ☺
Sevgiler benden. ❤