Yıllar önce okuduğum bir kitabımı tekrar okumak istemeseydim eğer, belki de hiç karşılaşmayacaktık onunla.
Onu eski kitaplarımın arasında görünce, uzun zamandır görmediğim bir dosta rastlamışım gibi sevindim.
O da beni unutmamış, yıllar önce bir şehirden bir şehire eşyalarımın arasında gelmeyi başarmıştı demek.
Onu eski kitaplarımın arasında öylece dururken bulduğumda, boynunu bükmüş, unutulmuş, yine de hatırlanmayı bekler hali geçmişe götürdü beni.
Bir dönem, her koşulda yanımda taşıdığım, beğendiğim her şiiri hiç üşenmeden sayfalarına yazdığım, şiiri sevme ve çok beğendiğim şairlerle tanışma sebebim olmuş, şiir bahçem, şiir defterimdi o benim.
Hemen özlemle elime aldım. Sayfalarını karıştırmaya başladım çabucak.
Şimdi hatırlıyorum da üniversite sınavına hazırlanırken bile aman aralık vermeden ders çalıştığım dönemlerde, verdiğim kısacık molalarımda hep şiir bahçem vardı yanımda.
Şiir defteri dedimse, öyle pembe yaprakları olan, sayfalarının üzerinde kalpler, çiçekler olan bir defter de değildi. Aksine tek çizgili bir okul defteriydi, o kadar da iddiasızdı yani .
Sonrasında ne oldu da yazmayı bıraktım defterime? . . . Bilmiyorum.
Blog sayfalarında yazma yolculuğum sırasında şiiri sanki biraz ihmal mi ettim acaba?
Şiirin hepimizin hayatında önemli bir yere sahip olduğundan şüphe var mıdır?
Kim bilir hangimizin böyle şiir defterleri vardır? Hatta kendilerine ait şiirlerini yazdıkları defterleri.
Bu eski dosta rastlamak benim için çok iyi oldu.
Şimdi eski dostum ve kitaplığımın raflarında duran, sevdiğim şairlerin şiir kitapları baş ucu kitabım oluverdiler yeniden.
En azından gün biterken şiirle bitiyor artık.
Bu nedenle şiir bahçemden seçtiğim birkaç şiiri paylaşmak istedim:
********* *********
SENİ SAKLAYACAĞIM :
Seni saklayacağım inan,
Yazdıklarımda, çizdiklerimde,
Şarkılarımda, sözlerimde.
Sen kalacaksın kimse bilmeyecek
Ve kimseler görmeyecek seni,
Yaşayacaksın gözlerimde.
Sen göreceksin, duyacaksın
Parıldayan bir sevi sıcaklığı,
Uyuyacak, uyanacaksın.
Bakacaksın, benzemiyor
Gelen günler geçenlere,
Dalacaksın.
Bir seviyi anlamak
Bir yaşam harcamaktır,
Harcayacaksın.
Seni yaşayacağım, anlatılmaz,
Yaşayacağım gözlerimde;
Gözlerimde saklayacağım.
Bir gün, tam anlatmaya..
Bakacaksın,
Gözlerimi kapayacağım..
Anlayacaksın.
Özdemir Asaf
MÜFREZE
Seni unutmaya verdiğim savaşta
Mavi bir mayına bastım dün,
Elime sıkıştırdığın peygamber çiçeğini
Buldum aşk kitabının içinde
Sabaha karşı,
Bütün günahlarımı gökyüzüne sattım kelepir fiyatına
Sonra,
Frida’nın resmini astım baş ucuma,
Elinde firuze bir yüzük
Gözleri kanıyordu yüreğimin karasına
Seni unutmaya verdiğim savaşta
Yaralandım dün gece. . .
Not : “Müfreze” nin kime ait olduğunu not almamışım ve hatırlamıyorum. Bilen varsa, paylaşırsa çok sevinirim.
STRONSIUM 90
MÜFREZE
Seni unutmaya verdiğim savaşta
Mavi bir mayına bastım dün,
Elime sıkıştırdığın peygamber çiçeğini
Buldum aşk kitabının içinde
Sabaha karşı,
Bütün günahlarımı gökyüzüne sattım kelepir fiyatına
Sonra,
Frida’nın resmini astım baş ucuma,
Elinde firuze bir yüzük
Gözleri kanıyordu yüreğimin karasına
Seni unutmaya verdiğim savaşta
Yaralandım dün gece. . .
Not : “Müfreze” nin kime ait olduğunu not almamışım ve hatırlamıyorum. Bilen varsa, paylaşırsa çok sevinirim.
STRONSIUM 90
Acayipleşti havalar,
Bir güneş, bir yağmur, bir kar,
Atom bombası denemelerinden diyorlar.
Stronsium 90 yağıyormuş,
Ota, süte, ete,
Kapısını çaldığımız büyük hasrete.
Kendi kendimizle yarışmadayız gülüm,
Ya ölü yıldızlara hayatı götüreceğiz,
Ya dünyamıza inecek ölüm.
Nazım Hikmet Varşova/ Şvider 06.03.1958
AYRILIK SEVDAYA DAHİL
. . .
Telâşlı karanlıkta yumuşak yarasalar
AYRILIK SEVDAYA DAHİL
. . .
Telâşlı karanlıkta yumuşak yarasalar
Gittikçe genişleyen yakılmış ot kokusu
Yıldızlar inanılmayacak bir irilikte
Yansımalar tutmuş bütün sâhili
Çünkü ayrılmanın da vahşi bir tadı var
Öyle vahşi bir tad ki dayanılır gibi değil
Çünkü ayrılık da sevdâya dahil çünkü ayrılanlar hâlâ sevgili
...
ATTİLA İLHAN
*******
HAYAT
Hayat ne fazla gülmek, ne de yasa girmektir
Mevzuatı çiğnemek, tarihi devirmektir..
Dünyayı parmağının ucunda çevirmektir..
Yaşamak, yatağından seller gibi taşmaktır.
İnsan ki gelip geçer, dünyadan nefes gibi,
Ne büyük ıstıraptır yaşamak herkes gibi,
“Yükseksin” tatlı bir ses olamaz bu ses gibi
Yaşamak,, kartal gibi göklerde dolaşmaktır.
Hâlik ki mahlûktarf başka yarattı bizi
Zaman bir avuç toprak yapsa da cismimizi
Kainat hayretlerle anmalı ismimizi
Yaşamak, asırları bir hamlede aşmaktır.
SABAHATTİN ALİ
4 yorum:
Canım iyikide bulmuşsun o defteri. Ne güzel eskigünlerden birşeylerbulmak.Benimde var taaa ortaokul yıllarımdan birşiir defterim.Kendi şiirlerimde var içinde.Ara ara paylaştım zamanında blogumda.
Çok güzel şiirler paylaşmısın canım.
Sevgiler.
Eskiye gidince ne kadar özlem dolu duygular yaşıyor insan.
Eminim ben, hepimizin vardı o dönemlerde şiir defterlerimiz, şiirlerimiz...
Benden de sevgiler canım.
ziyafet gibi oldu :))
Sağol canım:)
Yorum Gönder