Bir Pazar sabahı, her zaman gazete aldığım gazete bayiinde :
“- Günaydın Özlem Hanım, neden bu sabah gözlüklerinizi takmadınız, unuttunuz mu yoksa? “
- “ Yok siz fark edip sorun diye takmadım. “
* * *
Alış veriş yaparken markette kasada, tezgahtara 5 TL’lık alışveriş karşılığında 20 TL uzatmışken :
- “ Eee , pardon bozuk yok muydu?”
- “Yoktu kardeşim, kasa sensin ben değil!!!” – Sanki 100 TL bozacak !!! -
* * *
- “İkinci çocuğu niye düşünmüyorsun?”
- “ Düşünmüyorum!!!”
- “ Aaa ama olmaz şekerim, çocuk kardeşsiz olmaz!!!”
- “ Tamam doğurayım, o kadar kolaysa sen bak o zaman.”
* * *
Kulak Misafiri olduğum bir konuşma:
- “ Kardeş n’olucak bu domuz gribi sence?”
- “Aman merak etme Buralara gelmez o “ ( Bana dokunmayan yılan bin yaşasın demek istiyor yani )
- “ Domuz gribi aşısı varmış ama dinimizce caiz midir vurulmak acaba?
İkili konuşmalara kulak misafiri olduğumda araya girmemeye özen gösteren ben dayanamıyorum ve atlıyorum :
- “ Siz önce aşının içinde ne var ne yok onu araştırın bakalım, sonra caiz olup olmadığını düşünün “ diyorum.
Veee son olarak yıllar öncesinden;
Yeni doğum yaptığım dönemlerde, alış veriş için gittiğim bir mağazada :
- “ Şu pantolonların en büyük bedenini denemek istiyorum.”
- “ En büyük 44 beden o da zaten size olmaz hanım efendi
Görüyorum, üstelik pantolonların kalıpları geniş rahat rahat olur ama tezgahtar beyefendi ısrarlı, olmaz diyor, pantolonu giyiyorum oluyor ama tezgahtar kafayı bana takmış, bu sefer de
- “ Siz hiç uğraşmayın kilo veremezsiniz “ diyor.
- “ Yaa, bu kadar eminseniz, siz de mesleği bırakın, medyumluğa başlayın, daha çok yakışır diyorum.
Ben bu insanları anlayamıyorum!!!
Fotoğraf : www.deviantart.com
12 yorum:
ha ha haa, güldürdün beni Özlem. Tam yapmak istediğim şeyi yapmışsın, lüzumsuz insanların lüzumsuz laflarını ağzına tıkayarak. Şu büyük beden derdinden ben de muzdaribim, içeriye girerim, ayıplayan bir bakışla kimbilir hangi kenar mahallenin gülü tezgahtar kız "size göre yok efendim" diye kırıtır bıyık altından gülen bir ifadeyle. "Ulan senin yaşındayken ben 40 kiloydum, benim yaşıma gel bakalım ne olacaksın" demek gelir içimden, sanki kilolu olmak ayıp ya da kusurmuş gibi. Öff, bazı insanlar çöp, onları klozete atıp üstüne sifonu çekeceksin:)))) (Yav ben de pek acımasızmışım be)
İnsanlar gerçekten çok tuhaf.
Şaşırmamak elde değil.
ya o tezgahtar tam sopalıkmış yahu şikayet falan etmedin mi??
İnsanlar tuhaf da ondan bence.
Bir daha o mağazaya gidip de alış veriş yapar mı insan?
Domuz Gribi aşısına en başından beri sıcak bakmadım ben Nur'cuğuğm.
Yılmaz Özdil'in dünkü yazısına hele, tamamen katılıyorum.
Gerçekten bu virüs sadece okullara mı musallat oldu? Düşünmek lazım.
Sevgilerimle...
Yok şikayet etmedim ama bir daha hiç alışveriş yapmadım, herkese de anlattım terbiyesizliğini.
Gerçi kilo verdikten sonra gidip alışveriş yapmak lazımdı da, boş ver dedim kendime:)))
Sevgilerimle canım.
Bence de:)))
Ama çok haklısın Nurşen'ciğim, bazı insanlar için ben de tam böyle düşünüyorum:))
Sevgilerimle...
İnsanları anlamaya çalışmak boşuna zaten. Ama bazen gerçekten çok komik olabiliyorlar :)
Kesinlikle çok komik oluyorlar ama o düştükleri durumdan da haberleri yok, belki de daha da komik olan bu Fulya'cığım:)
Sevgilerimle...
çok hoş olmuş ama :))
pazartesi günü günün ilk haftası dejarj olmuşum insan kendine haliyle bakmak ister öyle değil mi? makyaj arada yaparım keyfim yerindeyse rimel ve ruj sürmüştüm dükkana gelen kahveci
-bugün çok süsülenmişin serdar gelicek galiba demez mi?
sanane ki gelir gelmez ki benim makyajım yada giyimim kimi ilgilendirir öyle değil mi?
burunlarını bir şeye sokamazlarsa rahat olmuyor böyle tipler:))
aaaa ne bu be! gel de asabi olma, eline sopayı alma, 3-5 kafa kırma...
Çok haklısın gevezecim çokk:))
Sevgilerimle...
Yorum Gönder