“ Balıkların suyunu değiştirmeseydin, ölmeyeceklerdi.
Onlar kirli suda yüzmeye alışıklar, temiz suyu kabullenemediler, bu çocukların hayatlarını da değiştirme, ağlamayı öğretme onlara” diyordu Mehtap Anne filmin bir karesinde İtalyan Donatella’ya.
“Senin yanında on beş dakika kalan sana kesinlikle aşık olur” diyordu bir başka karede bıçkın delikanlı Saffet yine İtalyan Donatella’ ya.
“ Suçun ne abla? Diyordu, Bağdagül ya da kendi değiştirdiği adı ile Hatice, siyasi suçtan aranan Meryem’e : “ Suçun ne ki seni bu kadar arıyorlar ?” ve “ Suçum insanları sevmek; çok sevmek diye yanıtlıyordu bir diğer karede işlediği “ SUÇ” nedeniyle kızından ayrılmak zorunda bırakılan Meryem, Hatice’nin sorusunu.
* * * * *
Dönem filmlerini hep beğeni ile izlemişimdir.
Beğeni nedenim o kadar çok ki; saymakla bitmez.
Yakın tarihimize ışık tuttuğu için, o dönemleri yaşamış insanların hayatlarını değiştirmek zorunda kalışlarını, ruhlarında, kişiliklerinde bıraktığı onarılmaz yaraları, özellikle yeni yetişen jenerasyona başarı ile aktarabildikleri için, favorilerim arasında olmuştur dönem filmleri.
Bu nedenle iki yıl önce izlediğim ve beynime kazıdığım Sırrı Süreyya Önder imzalı Beynelmilel filminden sonra aynı ismi “ O … Çocukları” nda da görünce, Beynelmilel’in tadı damağımdaki referansı ile izledim “ O … Çocukları” nı.
Yine bir dönem filmiydi, değişen hayatlar, çekilen acılar, katlanılması güç ayrılıklar, zorla bitirilen yaşamlar vardı filmin içinde. Bir ülkenin yaşamaması gereken bir süreci anlatıyordu tüm çıplaklığı ile.
Oyuncular, performans hepsi mükemmeldi, ancak filmin sonu değişik duygular uyandırdı bende.
Keyifle yenen dondurmanın külahını son anda yere düşürmek gibi bir duyguydu bu.
O güzel senaryo, muhteşem oyuncular bir kenara itilmiş de, filmin sonunu en kısa sürede nasıl kotarabiliriz çabalarına girilmiş gibi. Argo kelimeler Mehtap Anne’nin ağzına yakışsa da, sanki izleyici argodan çok hoşlanırmış ya da argo içeren filmler daha çok izleyici bulurmuş gibi… Filmin sonu başka türlü bağlanamazmış gibi.
Filmin sonunda, düşen dondurmasının ardından yere üzülerek bakan çocuk gibi hissettim ben de kendimi.
* * * *
O… ÇOCUKLARI
Yönetmen : Murat Saraçoğlu
Senaryo : Sırrı Süreyya Önder
Oyuncular : Altan Erkekli, Özgü Namal, Şevket Çoruh, Demet Akbağ, Mahir İpek, İpek Tuzcuoğlu, Sarp Apak, Gökhan Atalay, Sezin Akbaşoğulları
Yapımcı : Selay Tozkoparan Oğuz
Görüntü Yönetmeni : Cengiz Uzun
Müzik : Kıraç
Süre : 2 saat, 00 dk.
Gösterim Tarihi : 16 Mayıs 2008
Onlar kirli suda yüzmeye alışıklar, temiz suyu kabullenemediler, bu çocukların hayatlarını da değiştirme, ağlamayı öğretme onlara” diyordu Mehtap Anne filmin bir karesinde İtalyan Donatella’ya.
“Senin yanında on beş dakika kalan sana kesinlikle aşık olur” diyordu bir başka karede bıçkın delikanlı Saffet yine İtalyan Donatella’ ya.
“ Suçun ne abla? Diyordu, Bağdagül ya da kendi değiştirdiği adı ile Hatice, siyasi suçtan aranan Meryem’e : “ Suçun ne ki seni bu kadar arıyorlar ?” ve “ Suçum insanları sevmek; çok sevmek diye yanıtlıyordu bir diğer karede işlediği “ SUÇ” nedeniyle kızından ayrılmak zorunda bırakılan Meryem, Hatice’nin sorusunu.
* * * * *
Dönem filmlerini hep beğeni ile izlemişimdir.
Beğeni nedenim o kadar çok ki; saymakla bitmez.
Yakın tarihimize ışık tuttuğu için, o dönemleri yaşamış insanların hayatlarını değiştirmek zorunda kalışlarını, ruhlarında, kişiliklerinde bıraktığı onarılmaz yaraları, özellikle yeni yetişen jenerasyona başarı ile aktarabildikleri için, favorilerim arasında olmuştur dönem filmleri.
Bu nedenle iki yıl önce izlediğim ve beynime kazıdığım Sırrı Süreyya Önder imzalı Beynelmilel filminden sonra aynı ismi “ O … Çocukları” nda da görünce, Beynelmilel’in tadı damağımdaki referansı ile izledim “ O … Çocukları” nı.
Yine bir dönem filmiydi, değişen hayatlar, çekilen acılar, katlanılması güç ayrılıklar, zorla bitirilen yaşamlar vardı filmin içinde. Bir ülkenin yaşamaması gereken bir süreci anlatıyordu tüm çıplaklığı ile.
Oyuncular, performans hepsi mükemmeldi, ancak filmin sonu değişik duygular uyandırdı bende.
Keyifle yenen dondurmanın külahını son anda yere düşürmek gibi bir duyguydu bu.
O güzel senaryo, muhteşem oyuncular bir kenara itilmiş de, filmin sonunu en kısa sürede nasıl kotarabiliriz çabalarına girilmiş gibi. Argo kelimeler Mehtap Anne’nin ağzına yakışsa da, sanki izleyici argodan çok hoşlanırmış ya da argo içeren filmler daha çok izleyici bulurmuş gibi… Filmin sonu başka türlü bağlanamazmış gibi.
Filmin sonunda, düşen dondurmasının ardından yere üzülerek bakan çocuk gibi hissettim ben de kendimi.
* * * *
O… ÇOCUKLARI
Yönetmen : Murat Saraçoğlu
Senaryo : Sırrı Süreyya Önder
Oyuncular : Altan Erkekli, Özgü Namal, Şevket Çoruh, Demet Akbağ, Mahir İpek, İpek Tuzcuoğlu, Sarp Apak, Gökhan Atalay, Sezin Akbaşoğulları
Yapımcı : Selay Tozkoparan Oğuz
Görüntü Yönetmeni : Cengiz Uzun
Müzik : Kıraç
Süre : 2 saat, 00 dk.
Gösterim Tarihi : 16 Mayıs 2008
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder